Milli Eğitim Bakanlığı'na (MEB) bağlı özel program ve proje uygulayan eğitim kurumlarına öğretmen atama ve yönetici görevlendirme sonuçları açıklandı. Ancak sonuçlar, eğitim camiasında tartışmalara yol açtı. Özellikle proje okullarına yapılan atamalarda liyakat ilkesinin göz ardı edildiği ve siyasi kadrolaşma yapıldığı iddiaları gündeme geldi. Eğitim-Sen Genel Merkezi, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, atamalarda şeffaflık ve liyakatın esas alınması gerektiğini vurguladı.
Proje Okulu Atamalarında Şeffaflık Neden Yok?
Eğitim-Sen'in açıklamasına göre, 2025 yılı atamaları da geçmiş yıllarda olduğu gibi şeffaflıktan uzak ve liyakat ilkesini hiçe sayan bir anlayışla gerçekleştirildi. Proje okullarına yapılan atamalarda süreç; somut, ölçülebilir ve nesnel hiçbir kritere dayanmamakta; tamamen siyasi ve idari takdirle şekillenmektedir. Bu durum, eğitim camiasında büyük bir rahatsızlık yaratmaktadır. Öğretmenlerin ve yöneticilerin atanmasında liyakatın değil, siyasi bağlantıların etkili olduğu yönündeki iddialar, eğitim sistemine olan güveni sarsmaktadır.
Eğitim-Sen'den Sert Tepki
Eğitim-Sen Genel Merkezi, MEB'e çağrıda bulunarak proje okulu atamalarında liyakatın esas alınmasını ve siyasal kadrolaşma uygulamalarına derhal son verilmesini istedi. Sendika, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
- "Proje okullarına yapılan atamalarda liyakat, deneyim ve başarı gibi kriterler göz ardı edilmektedir."
- "Atamalar, tamamen siyasi ve idari takdirle yapılmakta, bu da eğitimde fırsat eşitsizliğine yol açmaktadır."
- "MEB, proje okulu atamalarında şeffaf ve adil bir süreç izlemeli, liyakat ilkesini esas almalıdır."
Eğitim-Sen, bu konuda gerekli adımların atılmaması halinde hukuki yollara başvuracaklarını da belirtti.
Liyakat Neden Önemli?
Liyakat, bir görevi en iyi şekilde yerine getirebilecek bilgi, beceri ve deneyime sahip olma durumudur. Eğitimde liyakat, öğrencilerin geleceği için hayati öneme sahiptir. Liyakatli öğretmenler ve yöneticiler, öğrencilere daha iyi bir eğitim sunabilir, onların potansiyellerini ortaya çıkarabilir ve topluma faydalı bireyler olarak yetişmelerine katkıda bulunabilirler. Liyakatın göz ardı edildiği bir eğitim sistemi, başarısızlığa mahkumdur.
MEB proje okulu atamalarındaki bu tartışmalar, eğitim sistemimizin geleceği açısından büyük önem taşıyor. Liyakatın esas alınması, şeffaflığın sağlanması ve siyasi kadrolaşma uygulamalarına son verilmesi, eğitimde kalitenin artırılması için elzemdir. Aksi takdirde, eğitim sistemimiz daha da geriye gidecek ve öğrencilerimiz bu durumdan olumsuz etkilenecektir.