Küresel piyasalar, ABD ile Çin arasında sağlanan geçici tarife anlaşması ve ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ın açıklamalarıyla hareketli bir haftayı geride bıraktı. Gözler şimdi dünya genelinde açıklanacak önemli makroekonomik verilere çevrildi. Piyasaların yönü, bu verilerin ışığında şekillenecek. Peki, uzmanlar ne bekliyor?

Ticaret Savaşları ve Fed'in Stratejisi

ABD ile Çin'in 90 gün boyunca tarifeleri indirme konusunda anlaşması piyasaları rahatlatsa da, tarifelerin uygulanmaya devam edecek olması ve gelecekte yeni gerilimlerin yaşanabileceği endişesi sürüyor. ABD Başkanı Donald Trump'ın 3.2 trilyon dolarlık anlaşmalarla ülkesine dönmesi, ticaret savaşlarının etkilerini azaltma çabası olarak değerlendiriliyor.

Bu dönemde Fed Başkanı Powell'ın para politikası stratejilerine ilişkin mesajları öne çıktı. Powell, ekonomik ortamın değiştiğini ve bankanın para politikası stratejisinin bu değişiklikleri yansıtacağını belirtti. Uzun vadeli politika faizi seviyesine dair birçok tahminin yükseldiğini ifade ederek, "Daha sık ve potansiyel olarak daha kalıcı arz şoklarının olduğu bir döneme giriyor olabiliriz" dedi.

• Tarifelerin küresel ticareti sekteye uğratabileceği endişesi
• Enflasyonist baskıların yeniden canlanabileceği korkusu
• Fed'in faiz indirimine yönelik beklentilerin eylül ayına kayması

Enflasyon Verileri ve Faiz Beklentileri

ABD'de son açıklanan enflasyon verilerinin beklentilerin altında gerçekleşmesi, piyasalardaki gerginliği bir miktar azalttı. Ancak analistler, enflasyon verilerinin tarifelerin etkilerini kısmen yansıttığını ve özellikle mayıs ayı enflasyon verilerinde gümrük vergilerinin fiyatlar üzerindeki etkilerinin daha net anlaşılabileceğini belirtiyor.

Fed'in, enflasyonda yıllık bazda yavaşlamaya rağmen para politikası adımı atmak için tarife politikaları nedeniyle oluşabilecek fiyat baskılarının daha da belirginleşmesini bekleyeceği öngörülüyor. Para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed'in yapacağı faiz indirimine yönelik beklentilerin eylül ayına kaydığı görülüyor. Fiyatlamalarda bankanın yıl genelinde ise toplam 2 kez politika faizini indireceği öngörülüyor.

Bu gelişmelerin yanı sıra, Trump'ın Orta Doğu turu kapsamında Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri'ni (BAE) ziyaret etmesi ve yaklaşık 3.2 trilyon dolar değerindeki anlaşmalarla ülkesine dönmesi de piyasalar tarafından yakından takip edildi.

Piyasaların Geleceği

Küresel piyasaların geleceği, açıklanacak makroekonomik verilere, ticaret savaşlarının seyrine ve merkez bankalarının alacağı kararlara bağlı olacak. Yatırımcılar, bu faktörleri yakından takip ederek portföylerini şekillendirmeye devam edecek. Özellikle enflasyon verileri ve Fed'in faiz politikaları, piyasaların yönünü belirlemede kritik rol oynayacak.