Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM),İsrail'in Gazze ve İran'a yönelik saldırılarını sert bir dille kınayarak, bu eylemleri "soykırımcı ve provokatif" olarak nitelendirdi. TBMM'nin bu kararlı duruşu, uluslararası kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Meclis, uluslararası topluma acil çağrıda bulunarak, İsrail'in bu saldırgan tutumunun durdurulması ve bölgede kalıcı barışın sağlanması için somut adımlar atılması gerektiğini vurguladı.

TBMM'nin Tarihi Kınama Kararı

TBMM'nin İsrail'e yönelik kınama kararı, Türkiye'nin dış politika çizgisindeki kararlılığını bir kez daha ortaya koydu. Meclis, İsrail'in Filistin halkına yönelik uyguladığı zulmü ve bölgedeki istikrarsızlığı körükleyen eylemlerini şiddetle eleştirdi. Bu kınama kararı, Türkiye'nin Filistin davasına olan desteğini ve bölgedeki barışın tesisi için gösterdiği çabayı simgeliyor.

TBMM Genel Kurulu'nda yapılan oylamada, tüm partilerin ortak mutabakatıyla kabul edilen kınama metninde, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının uluslararası hukuku açıkça ihlal ettiği belirtildi. Ayrıca, İsrail'in İran'a yönelik provokatif eylemlerinin bölgedeki gerilimi tırmandırdığı ve daha büyük bir çatışma riskini artırdığı vurgulandı. TBMM, uluslararası toplumu bu tehlikeli gidişata dur demeye ve İsrail'e karşı gerekli önlemleri almaya çağırdı.

Uluslararası Topluma Çağrı

TBMM'nin kınama kararında, uluslararası topluma yönelik şu önemli çağrılar yer aldı:

• İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının derhal durdurulması
• Filistin halkına yönelik uygulanan ablukanın kaldırılması
• İsrail'in uluslararası hukuka uygun davranmaya zorlanması
• Bölgede kalıcı barışın sağlanması için adil ve kapsamlı bir çözüm bulunması

TBMM, bu çağrıların hayata geçirilmesi için uluslararası toplumun ortak hareket etmesinin ve İsrail'e karşı gerekli baskıyı uygulamasının önemine dikkat çekti. Türkiye, bölgedeki barışın tesisi için her türlü çabayı göstermeye devam edeceğini ve Filistin halkının haklı davasını desteklemeyi sürdüreceğini vurguladı.

TBMM'nin İsrail'e yönelik bu tarihi kınama kararı, Türkiye'nin bölgedeki barış ve istikrar için gösterdiği kararlılığın bir göstergesi olarak tarihe geçti. Bu kararın, uluslararası toplumun İsrail'e yönelik tutumunda bir değişime yol açması ve bölgede kalıcı barışın sağlanması için yeni bir umut ışığı yakması bekleniyor.