Plymouth Üniversitesi'nden bilim adamları, Everest Dağı zirvesi yakınlarında sağlığa zararlı olduğu düşünülen mikroplastikler buldular. Bilim adamları toplanan tüm kar örneklerinde mikroplastik bulunmasına şaşırdılar.
Bilim adamları, dünyanın en yüksek dağında, Everest Dağı'nın zirvesine yakın, oksijenin yetersiz olduğu 'ölüm bölgesi' olarak adlandırılan mikroplastiklerle karşılaştılar. 8.000 metreden fazla yüksekliklerde bulunan parçacıkların polyester, akrilik ve naylon giysilerden geldiğine inanılıyor. Mikroplastikler, 5 milimetreden daha küçük parçacıklar olarak bilinir ve sağlık açısından olumsuz etkileri olduğu düşünülmektedir. Dağcıların giysilerinden düşen parçacıklar nedeniyle oraya ulaştığı düşünülen mikroplastik parçalar, başka bir görüşe göre dönen hava akımlarıyla Everest Dağı'nın zirvesine yükselmiş olabilir.
Toplanan kar örneklerinin tamamında mikroplastik bulundu:
11 lokasyondan toplanan tüm kar örneklerinde mikroplastik bulundu. Mikroplastik konsantrasyonunun en yüksek olduğu alan, dağcıların ve yürüyüşçülerin en çok vakit geçirdiği Ana Kamp alanı olurken, bu parçaların muhtemelen dağcıların kullandığı kıyafet, çadır ve iplerden geldiği söylendi.
Plymouth Üniversitesi'nden bilim adamları, 8'i dere suyundan ve 11'i kardan dahil 19 örnek topladı. Araştırmalar sonucunda, kar numunelerinde litre başına ortalama 30 mikroplastik partikül, en kirli numunede ise litre başına 119 partikül bulundu. Dere suyu örneklerinden sadece üçünün mikroplastik içerdiği bulunmuştur. Araştırmayı yöneten Imogen Napper, "Analiz ettiğim her kar örneğinde mikroplastik bulduğuma gerçekten şaşırdım. Everest Dağı her zaman uzak ve bozulmamış olduğunu düşündüğüm bir yer. En yüksek dağın zirvesine yakın yerleri kirlettiğimizi bildiğimiz için Gerçekten şaşırtıcı. ”Mikroplastikler daha önce Antarktika, Arktik bölgesi, Atlantik Okyanusu ve Alpler'de bulundu. Yutulduğunda hayvanlar ve insanlar üzerindeki etkileri bilinmemektedir ve bu nedenle şu anda 'potansiyel olarak zararlı' olarak sınıflandırılmaktadır.